“Ey insan! Senin nokta-i istinadır ancak ve ancak
Allah'a olan imandır. Ruhuna, vicdanına nokta-i
istimdad ise ancak ahirete olan imandır. Binaenaleyh
bu her iki noktadan haberi olmayan bir insanın kalbi,
ruhu tavahhuş eder; vicdanı daima muazzeb olur.”
Bediüzzaman Said Nursi
Kainata bakarken
Noktaya basar kalbimiz benin altında
Aklımız üzerine kalkarız
Ensardır bir ayağı ibtida noktasında
İkinci ayağı muhacirdir pergelin
Minik adımlarla ahir noktaya
İçten bir kederi örten o küçük tebessümle
Tamamlarken geçitini
Bir çemberi çizilir mutluluğun
İhtiyar varılır bebek gönderene çağlar aşılarak
Her nokta bir ayak izidir
Mumun tepesinde raks eden alevlerin
Tek noktadır aslında
Yineleyip durur kendini
Sessizliğin bir hakikat olduğu yerde
Anlamı usul usul emerek
Külünde dikiliriz
Yaşanıp geçilmiş günlerin
Zamanı sıkı tarayarak
Hayatın sırrı dökük aynasında
Yuvayı ararız
Haritasında ölümün
Gönül
Yerine geçerse
En az kundaktaki kadar
Mutlu eder kefende de
Yiterse
Sökün eder ayrılık günleri
Aldanışta öldürülür dakikalar
Çizgi kesilir
Çember çizilemez
Mürekkep bitmese de
Güneştir yoracak olan pergeli
Sevinci çizilirken serabın
Pergel gözü kara değil
Bir arslan olsa ne yazar
Çölünde yalanın
Eyüpsultan, 2005